Kars'ta 100. Yıl Coşkusu

Kars’ta Cumhuriyet Bayramı kutlamaları Hükümet Konağı önünde düzenlenen törenlerle kutlandı. Tören, sabah saatlerinde Vali ve Belediye Başkan Vekili Ziya Polat, AK Parti Kars Milletvekili Adem Çalkın, CHP Kars Milletvekili Av. İnan Akgün Alp ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Şahin Yenilmez makamda tebriklerin kabulünün ardından Hükümet Konağı önünde hazırlanan tören ile devam etti. Tören Vali Polat ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Şahin Yenilmez, halkın bayramını kutladılar. Saygı duruşu bulunulması ve İstiklal Marşının okunmasının ardından Vali Polat günün anlamına binaen bir konuşma yaptı. Fen Lisesi öğrencilerinden Sevgi Aridak “Mustafa Kemal’in Kağnısı”, Yiğit Ali Haktandemir “Cumhuriyet Destanı” ve Cemre Polat “29 Ekim” adlı şiiri okudu. 100 öğrencinin zeybek gösterisi ile devam eden törende Kağızman Jandarma Komando Tabur Komutanlığı Cumhuriyetin 100. yılı kutlamalarına özel gösteri yaptı. Gösteri sonrası açılan Türk Bayrağı Vali Polat’a teslim edildi. Tören müzik sunumu ve resmi geçit töreniyle son buldu. Vali Polat’ın törende yaptığı konuşma şöyle: “Bugün, geçmişimizden aldığımız güçle, ezelden ebede büyük umutlar ve emin adımlarla birlik ve beraberlik içerisinde yürürken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Türk Milletinin Karakterine ve Geleneklerine En Uygun İdare” olarak ifade ettiği geleceğimizin teminatı, dirilişimizin sembolü Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. Yılını kutlamanın gururunu ve coşkusunu hep birlikte yaşıyoruz. Eşsiz bir bağımsızlık mücadelesinin kazanımı olan Cumhuriyetimizin; Milletimizin birliği, şanlı tarihimizden aldığımız güç, hedeflerimize olan inanç ve kararlılık ile 100’üncü yılımızı bitirerek, yeni yüzyılımıza, “Türkiye Yüzyılı”na giriyoruz. Bu anlamlı gün vesilesi ile öncelikle; cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşları başta olmak üzere şanlı tarihimiz boyunca kanlarıyla, canlarıyla bu toprakları bize vatan yapan aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi, rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum. Yüce milletimizin bu haklı onur ve gurur gününde, en büyük bayramımızı sizlerle birlikte kutlamaktan duyduğum memnuniyeti ifade ediyor, sizleri en kalbi duygularımla, saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun! Türkiye’miz, sonsuza dek yaşasın! Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’dan yaktığı bağımsızlık meşalesiyle tek vücut, tek yürek olan Aziz Milletimiz, tüm imkânsızlıklara rağmen destanlaşan mücadelesiyle istiklal ve istikbalimize vurulmaya çalışılan tüm prangaları parçalamıştır. Cumhuriyetimizi; “Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın; Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.” dizesinde de ifade edildiği gibi vatanına kastedenlere karşı çelikten sinesini siper eden, “Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda” dizesinde ifade edildiği gibi vatanın her karışını mübarek kanıyla sulayan Aziz Şehitlerimiz kurmuştur. Cumhuriyetimizi; “Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.” diyen, yokluk içinde, darlık içinde, zorluk içinde olan ama inançlarını asla kaybetmeyen dedelerimiz, ninelerimiz, kahramanlarımız kurmuştur. Aziz Şehitlerimizin yaktığı meşale, sonsuza kadar bizlerin yolunu aydınlatacaktır. İşte; bizlere düşen görev de büyük Türk Milleti olarak, Aziz Şehitlerimizi asla unutmamaktır. Onlardan miras aldığımız bu cennet vatanın ebedi bekçisi olmaktır. Onların aziz ruhlarını, şehit bedenlerini incitmemektir. En büyük vasiyetleri olan vatan ve millet sevgisinden, kardeşlikten, birlik-beraberlikten asla ödün vermemektir. Kazanılan büyük zaferin ardından, 29 Ekim 1923’te ilan edilen Cumhuriyetimiz, Aziz Milletimizi, milli bir devletin onurlu bir şekilde, özgürce düşünebilen, eşit hakları olan birer ferdi, devletin tek ve gerçek sahibi haline getirmiştir. Tük Milleti, yaşadığı sıkıntılı günlerin ardından kanla, irfanla, tırnaklarıyla kazıyarak, ilmek ilmek işleyerek kurduğu cumhuriyet sayesindedir ki, bugün haklı olarak büyük bir millet ve devlet olmanın haklı gururunu yaşıyor. İnsanlık tarihi, bir milletin sarsılmaz ortak iradesiyle, kendi kaderini eliyle, canıyla, malıyla ve kanlarıyla yazdığına nâdiren şahit olmuştur. Bu anlamda Cumhuriyetimiz, Aziz Milletimizin tarih sahnesinde yeniden dirilişinin adı, İstiklal mücadelemizin bize bıraktığı en önemli miraslardan birisidir. Bugün, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında, bizlere ve gelecek nesillere düşen en önemli görev, bu kutlu emaneti baki kılmak ve bu bayrağı asla yere düşürmemektir. Türkiye Cumhuriyeti’nin Devleti ve Milletiyle bölünmez bütünlüğünü korumak, iç ve dış tehlikelere karşı duyarlı olmaktır. Dün olduğu gibi bugün de yarın da dış güçlerin ve vatan hainlerinin üzerimizdeki planları bozulmaya mahkûmdur. Çünkü bu milletin yüreği, merhum Mehmet Akif’in “Toplu vurdukça sineler, onu top sindiremez” dediği gibi, her zaman birlik ve beraberlikten yana atmaktadır. Aziz Milletimizin “İstiklalden, İstikbale” kurduğu köprüde, vatan, millet, bayrak ve devlet sevgisiyle, inancı, azmi ve kararlılığıyla yeni destanlar yazılmaya devam edilmektedir. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla, ülkemizi her alanda üst seviyelere taşımak, ecdadımızın emaneti olan bu aziz vatanı ilelebet payidar kılmak için var gücümüzle çalışmak zorundayız. Her bir ferdimiz, hedeflerimize ulaşabilmemiz için daha çok çalışmamız gerektiğinin bilincinde olmalıdır. Bu yol, kutlu bir yoldur ve yolumuzdan asla dönmemeliyiz. Cumhuriyetimizin kuruluşunda olduğu gibi tek millet, tek devlet, tek vatan, tek bayrak ülkümüzle, milli birlik ve beraberliğimizi, ülke bütünlüğümüzü sonuna kadar koruyacağız. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. İnanıyoruz ki; büyük, güçlü ve lider bir devlet olmamız yolunda attığımız her adımla günden güne daha da büyüyeceğiz. Geleceğimiz için çizmiş olduğumuz; Türkiye Yüzyılı vizyonu ile 2053 ve 2071 hedeflerinin bilincinde, devletine bağlı, ülkemizin en güvenli ve huzurlu şehirlerinden biri olarak, Gazi Kars olarak, tüm Türkiye ile birlikte vizyon hedeflerimize ulaşmada bir an bile duraksamayacağız. Bu duygu ve düşüncelerle; tüm sıkıntıları ve kazanımlarıyla ilk yüzyılımızı geride bırakırken, Millî Mücadelemizdeki destansı meydan okumanın ve küllerinden yeniden doğuş mücadelesi veren, İstiklal Harbimizin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, şanlı tarihimiz boyunca yeniden doğuşlara ve yürüyüşlere imza atmış olan ecdadımızı, kanlarıyla bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi bir kez daha, rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum. Kutsal değerlerimiz uğrunda canlarına ortaya koymuş hayatta olan gazilerimize sağlıklı, uzun ömür diliyor, hepinize saygılar sunuyorum. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun!”