Kars'ın tek Alman Evi Restore edilmeyi bekliyor
Kars'ın tek Alman Evi Restore edilmeyi bekliyor
Alman Evinin sahibi Mehmet Tekel, evin içindeki reçineler ve yazıların döküldüğünü, bu odayı misafir odası olarak kullandıklarını fakat tescilli olmasından dolayı hiç bir yerde dokunamadıklarını belirtti.
Alman Evinin sahibi Mehmet Tekel, evin içindeki reçineler ve yazıların döküldüğünü, bu odayı misafir odası olarak kullandıklarını fakat tescilli olmasından dolayı hiç bir yerde dokunamadıklarını belirtti.
Kars'ın Paşaçayırı Mahallesi'ndeki Mehmet Tekel'e ait Çarlık Rusya döneminde kalma, Alman Pfeiffer tarafından yapılan Baltık Almanlarının inşa ettiği Kars'taki tek Alman Evi restore edilmeyi bekliyor. Gün geçtikçe sıvaları dökülen, resim ve yazıları tahrip olan ev kullanılmaz hale gelecek.
Evin ilk dış cephe restorasyonu Alman firmaları tarafından yaptırılan evin plaket açılış töreni 9 Aralık 2010'da Almanya Büyükelçisi Dr. Eckar: Cuntz, Erzurum Fahri konsolosu Dr. Yılmaz Kuşkay’ım katılımıyla yapılmıştı.
Alman Evinin sahibi Mehmet Tekel, evin içindeki reçineler ve yazıların döküldüğünü, bu odayı misafir odası olarak kullandıklarını fakat tescilli olmasından dolayı hiç bir yerde dokunamadıklarını belirtti. Evin kendisine ait olduğunu söyleyen Tekel, "Babamdan bana intikal etmiştir. Almanlardan kalma bir ev. Boya tarihi 1911" dedi.
İNCİL’DEN, ZEBUR’DAN MISRALAR YAZILI
Tekel, "2010 yılında Almanya Büyük Elçiliği tarafından dış bakımları yapıldı. O gün bugün herhangi bir gelişme olmadı. Gelen yerli ve yabancı ziyaretçiler bir takım aksaklıkları da hatırlatıyorlar. Odada İncil’den, Zeburdan mısralar var.” diye konuştu.
CİMER’E BAŞVURDU
Yıllardır evin restorasyonu ile ilgili bir gelişme olmadığını ifade eden Mehmet Tekel CİMER’e başvurarak şunları yazdı:
“Kars ili merkez paşaçayırı mahallesi Rauf Denktaş Caddesi numarası 462 yerde yer alan
1388 ada 52 parselde ki taşınmazın sahibi olarak halen bu taşınmazda ikamet etmekteyim. Söz konusu taşınmaz 1.Dünya Savaşından sonra Ruslar tarafından Karsa yerleştirilen Almanlardan kalma bir taşınmaz olup, mimari açıdan tarihi özellikleri gösteren bu Alman evi Türkiye'nin doğusuna ilişkin seyahat raporlarında ve gezi Kılavuzlarında yer alarak yerli ve yabancılaştırmak için ilgi çekici bir yer olarak bilinmektedir. Bu taşınmazın giriş kapısı ile dört pencere üzerinde İncil ve Zebur’dan çizgiler ile duvarlarında yağlı boya tabloları bulunmaktadır. Dedem ve babamdan bana intikal eden bu tarihi taşınmazı kendi imkanlarımla muhafaza ediyorum ve halen muhafaza etmeye devam ediyorum. 2010 Almanya Federal Cumhuriyeti Erzurum Fahri Konsolosu Sn.Dr.Sıtkı Yılmaz Kuşkay'ın ilgilenmesi sonucu Alman büyükelçi Sn.Eckart Cuntz evimi ziyaret ederek incelemelerde bulunduğu ve öncelikle dış yüzeyler ile çatısının onarılmasından sonra evin iç tesisatı konusunda da gerekli işlemler yapılacağını söyledi. Yapıldıktan sonra söylendikten sonra büyükelçi Türkiye'den ayrıldı ve bir daha da arayan soran olmadı gibi Kars Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 12.12.2018 tarih ve 2310 sayılı kararıyla 2.grup korunması gerekli mülkiyet kültür varlığı olarak tescil edildi. Kars Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 12.12.2018 tarih ve 2310- 21.09.2020 tarih ve 2935 sayılı kararlarında belirtilen gibi iç mekan duvarlarında yer alan resimlerde tahribatlar başladın bu resimlere yönelik ilgililerle ilgili röleve, restitüsyon, restorasyon, konservasyon vb. korumaya yönelik dağıtımlar hazırlanarak kurula iletilmesi istenmesine rağmen bu gün kadar herhangi bir işlem yapılmamıştır. Söz konusu taşınmazın kuzey cephe duvarının 8-10 cm çöktüğü ve zeminden itibaren takriben 50-60 cm rutubetli adına oyduğu, diğer üç duvarda zeminden 60-70 cm yükseklikte, tavana yakın noktaların ise 20 -30 cm dökülüp kabarmıştır. Ben emekli ve sabit gelirli biri olarak bu evde yaşamımı ücretlerle beraber iç içe yaşayarak devam ettirmektedir ve evle ilgili fotoğrafların programın nasıl olduğu anlaşılacaktır. Defalarca hasariyetimi ilgililere bildirmeme rağmen herhangi bir işlem yapılmamış gibi basit onarıma dahi izin verilmemiştir. Mağduriyetim göz önüne alınarak bu taşınmazın iç dünyasının ilgililere incelenerek kusurun giderilmesinin hususunu emir ve gerilimlerinize arz ederim.”
CIMER’DEN GELEN CEVAP
“Kars ili, Merkez ilçesi, Paşaçayır Mahallesinde yer alan ve tapunun 1388 ada 52 parsel numarasında kayıtlı, özel mülkiyete ait taşınmaz 2018 yılında Kars Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan tespit üzerine Kars Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 12.12.2018 tarih ve 2310 kayıtlı kararla yapının korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilmiş ve aynı kararda tescilli taşınmazın rölöve, restitüsyon, restorasyon, konservasyon vb. Koleksiyonlara yönelik ürünlerle ilgili olarak Kurula sunularak hazırlanmıştır. Akabinde ise taşınmaza günlük yapılan basit işleme yerinde yapılan muayene sonrasında talep Koruma Bölge Kurulunda değerlendirilmiş ve alınan 16.10.2019 tarih ve 2596 sayılı kararda "…bahse konu taşınmazın iç 4 mekan duvarlarındaki resimlerinde hasar görülebileceği anlaşıldığından duvarların onarılması talebinin basit kapsamlı olarak değerlendirilip değerlendirilmediği, tescilli taşınmazın iç mekanındaki duvar resimlerinin daha fazla zarar görmemesi için tescilli taşınmazın rölöve, restitüsyon, onarım, konservasyon benzeri. Ancak henüz bir proje kurulmaya sunulmamıştır. Mülk sahibince hazırlanacak proje Kurula iletildiğinde değerlendirilmeye alınması ve uygun şekilde muhafaza edilmesi mülk sahibince restorasyon uygulamasının yapılması gerekmektedir. Proje hazırlama ve uygulama için yardım hususu ise Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunmasına Ait Katkı Payına Dair Yönetmelik kapsamında gerekli başvurunun ilgili birimlere yapılması gerekmektedir.”
ALMAN EVİ HAKKINDA
Merkez Paşaçayır Mahallesi'nde bulunan "Alman Evi" 19. yüzyılın sonunda Baltık bölgesinden ayrılan Kars'a yerleşen Almanlar tarafından inşa edilmiştir. Mimari açıdan tarihi özellikler gösteren "Alman Evi", Türkiye'nin doğusuna ilişkin seyahat raporlarında ve etkin gezi rehberlerinde yer alarak, hem yerli hem de yabancılar için ilgi çekici bir yer olarak bilinmeye başladı. 19. yüzyılın sonunda Almanlar tarafından inşa edilen ve o dönem hem okul hem de Alman Köyü'nün ibadethanesi olarak bilinen evin oturma odasındaki altın harflerle İncil’den mısralar yazılmış, hem de huzur verildiğine inanılan kara ormanların resmi olarak çizilmiştir. Özellikle bu görsel yazı ve resimler ziyaretçiler tarafından büyük ilgi görmektedir. 1914 yılında Birinci Dünya Savaşı'nda kendi ülkelerine göç etmek zorunda bırakılan Almanlardan binayı devralan Şükrü Tekel isimli kişinin üçüncü nesilden olan torunu Mehmet Tekel kültür tarihi açısından nadir olan bu yapının korunması için yoğun çaba gösteriyor.